Güler Sabancı'dan ekonominin geleceğine dair 5 not
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, “ortak akıl” vurgusu yaparak, “Ekonomi ve hukuk alanında verilen reform mesajları çok önemli. Şimdi hepimiz ilgili paydaşların katılımıyla ‘ortak akıl’ tesisi ve yapısal reformların hayata geçmesini bekliyoruz” dedi.
1. Cesaret, kararlılık, zamanlama
Ekonomi yönetimimizin güven tazelemesi adına bu değişikliği olumlu buluyorum. Önceliğimiz makro ekonomik istikrarın korunması. Ülke olarak daha fazla birlikte çalışma, işbirliği ve güç birliği yapma dönemindeyiz. Buna çok ihtiyacımız var. Şimdi hepimiz ilgili paydaşların katılımıyla ortak akıl tesisi ve yapısal reformların hayata geçmesini bekliyoruz.
2. Her yıl 1.7 milyar dolara yakın yatırım yapıyoruz
Sabancı Topluluğu, 90 yılı aşkın süredir; Hacı Ömer Sabancı’nın ektiği ilk tohumlardan itibaren bu ülkede üretiyor, çalışıyor, vergi vermeye devam ediyor. 60 binden fazla insanımıza istihdam sağlıyor. Kadın çalışanda yüzde 31, kadın yöneticide ise yüzde 37 ile bu alanda en yüksek orana sahip Topluluklardan biriyiz.
3. Türkiye merkez olacak
Bu dönemde ülkemizde ve dünyada alınan önlemler ve ekonomik yansımaları çok yakından izliyoruz. Bu süreçte teknoloji kimin elindeyse ve dijitalleşmeye kim daha hızlı adapte olursa, o bu savaştan daha az yara alarak çıkacak. Bu süreçte teknoloji tarafında altyapımızın birçok ülkeye kıyasla daha iyi durumda olduğunu gördük. Özellikle finans ve bankacılıkta güçlü teknolojik altyapımızın avantajlarını yaşıyoruz. Bu konuda bankamız Akbank öncülük yapıyor.
4. Pandemi kadının iş'teki kazanımlarını götürüyor
Dünya gerçekten çok zor bir süreçten geçiyor... Belki de dünya tarihinin en büyük krizlerinden biriyle mücadele ediyoruz. Hepimiz için çok kaygı verici bir durum. Bu yol boyunca tabii belli kazanımlar oldu. Hastalıkla mücadelede, ilaç ve aşı konusunda olumlu gelişmeler yaşandı. Eşitsizliklerin çok arttığı, dijitalleşme ile teknolojinin büyük önem kazandığı ancak teknolojiye ulaşan ve ulaşamayan kesimler arasında uçurumların oluştuğu bir dönemdeyiz.
5. Enerji ve İklim için 'Başarı Üçgeni'miz var
Enerji alanında uzman bir merkez kurmak üniversitemiz ile ilgili hayallerimden biriydi. Bu modeli 2007 yılında MIT Üniversitesi Danışma Kurulu’na davet edildiğimde görmüştüm. Üniversite ve sanayi iş birliğinin en güzel örneklerinden biriydi. Hatta merkezin başkanı olan Prof. Ernest Moniz, daha sonra Barack Obama döneminde Enerji Bakanlığı görevinde bulundu. Sevgili Fatih Birol Hoca’mızın da destekleriyle 10 yıl önce dünyada bu alandaki sayılı merkezlerden birini Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi’ni (IICEC) kurduk. Burayı da tam bir akıl üretme merkezi olarak tasarladık. Bu merkezimizin yayınladığı rapor da bir yandan sektörün röntgenini çekerken, aynı zamanda 2040 yılına kadar uzanan bir döneme ışık tutuyor. Bağımsız ve objektif bir üniversite çalışması olması sebebiyle bunu çok önemsiyorum. IICEC Türkiye’de bir ilktir. Önemli enerji oyuncularının üye olarak katıldığı bir merkezdir. IICEC’in ismi bile başlı başına önemli bir anlam taşır. Enerji ile birlikte iklim değişikliğine bu merkezimizin isminde vurgu yapmak vizyonumuzun en somut göstergesidir. Artık dünyanın hiçbir yerinde kamunun, özel sektörün ya da üniversitelerin tek başlarına başarılı olması mümkün değil. Bu üç unsuru ortak bir amaç ve vizyonla buluşturduğunuz noktada başarı da kendiliğinden geliyor. Bu yüzden de ben buna “Başarı Üçgeni” diyorum.